Bu yazıda genel olarak Lübnan ve özelde Beyrut ve Biblos hakkında bilgiler payalaşacağım. Güvenli mi, nelere dikkat etmek gerekir, Beyrut gece hayatı vb tüm bildiklerimi aşağıda bulabileceksin.
Peşin edit: Lübnan vizesiz, doğru yerde isen oldukça güvenli ve ucuz.

KISACA LÜBNAN
6 milyon nüfusu ile bir Akdeniz ülkesi olan Lübnan demografik olarak çok karışık bir ülke. Müslümanlar, Hristiyanlar, Araplar bile kendi içinde mezhep ve ideolojik olarak ayrılmış durumda. Uzun zamandır devam eden bir göçmen sorunu ve ekonomik kriz içerisinde. Tabi bir de İsrail’in sürekli silahlı müdahalesi sebebi ile günlük hayat çok stabil değil.
Bir zamanların Doğu’da eğlence, gece hayatı ve turizmin merkezi olan Beyrut, eskinin izlerini taşımakla beraber benim için biraz Doğu’nun Paris’i, biraz Doğu’nun kanayan yarası oldu. Görülmeye değer bir yer olduğu ise kesin.

ÖNEMLİ NOTLAR
Lübnan vizesiz fakat pasaport kontrolde konaklama ve dönüş bileti sorulabilir. Pasaport sırasında bir çok kişiye sormuşlardı. Havalimanı şehir merkezi arası taksi ücreti 10-15 USD. Taksi için Bolt veya Uber uygulamalarını kullanabilirsiniz. Fakat taksiciler uygulamadaki fiyatı kabul etmeyebilirler. Binmeden önce muhakak fiyatta mutabık kalın.

En kritik konulardan bir tanesi kredi kartı. Kesinlikle kullanmayın. Resmi kur ile piyasa kuru arasında 25 kata yakın fark var. Bu sebeple nakit ödediğinizde 4 USD vereceğiniz bir kahve, kredi kartı ile alındığında 100 USD olacaktır. En güncel piyasa kuru için “lirarate.org” en güvenilir bilgi kaynağı. Ayrıca USD tüm ülkede geçerli bir para birimi. USD’yi çevirmeden de harcayabilirsiniz.

Sim kartı havalimanından almayın. Şehir merkezindeki “Alfa Store” gayet uygun. Sim Kart + 10 GB paket 35 USD.
Lübnan’da tursitik bölgelerin dışına çıkılmasını tavsiye etmiyorum. Konsosluğumuz ile bu konuda mailleştik. Turistik bölgelerin dışına çıkılmaması ve kolluk kuvvetleri ile münakaşaya girilmemesi hususunda bizi özellikle uyardılar.
Bana göre şehrin en güvenli bölgesi Mar Mikhael bölgesi idi. Konaklama için Ermeni Caddesi üzerinde veya yakınındaki yerleri tercih edebilirsiniz.

Toplu taşıma yok. Taksi için Uber veya Bolt kullanabilirsiniz. Fakat uygulamadaki fiyatı taksiciler kabul etmeyebiliyor. Binmeden kesinlikle fiyatta anlaşın.
Lübnan eğer lüks mekanları tercih etmezseniz epey ucuz bir ülke. Lüks mekanlarda fiyatlar İstanbul’dan daha pahalı değil.
Biblos’u da dahil ettiğinizde Lübnan için 3 veya 4 gece yeterli olacaktır.

BEYRUT
Konaklama için Mar Mikhael bölgesini tavsiye ederim. Şehrin en özgür kısmı ve oldukça güvenli. Airbnb veya booking’den rezervasyon yapabilirsiniz.
GEZİLECEK YERLER
Pigeon Rock – Beyrut’un en popüler yeri. Gün batımında gidilmesini tavsiye ederim.

Zaitunay Bay – Şehrin lüks ve yeni kısmı. AVM’ler, lüks restoran ve cafelerin olduğu bölge.
Mar Mikhael – Barlar ve gece kulüpleri şehrin bu bölgesine kümelenmiş. Aynı zamanda turistlerin genel manada konakladığı bir bölge olduğu için çok güzel cafe/restoran portföyüne sahip.
Hamra – Müslümanların ağırlıkta olduğu bir bölge. Diğer bölgelere nazaran daha geleneksel. Ortadoğu ve Arap kültürünü hissedebileceğiniz bir yer. Yine turistik bir bölge olduğu için güvenlik problemi yok.
Biblos – Beyrut’un dışında bir Truva şehri. Çok turistik. Lübnan’da en beğendiğim yer oldu. Görmeden gelmeyin. Nasıl gidileceği hususunu aşağıda detaylandırdım.

Harissa Teleferik – Biblos yolu üzerinde. Panaromik bir şehir manzarası sunuyor. Dağların eteğindeki şehir ve Akdeniz manzarası ile mükemmel bir deneyim sunuyor. Sıra sorunu var. Ama beklemeye değer.

BİBLOS – TELEFERİK VE MARİA ANA
Eğer teleferik, Maria Ana ve Biblos’a gitmek istiyorsanız, taksicilerle günlük olarak anlaşabilirsiniz. Beyrut’un dışında olsa da turistik bir bölge olduğu için gayet güvenli. Sabah Beyrut’tan çıkıp günübirlik Biblos tarafını görmek yeterli olacaktır.
9 saatlik Biblos turu için toplam 80 USD verdik. “00 961 3 290 493” numaradan, Beyrut’lu Salim Abi ile görüşebilirsiniz. Güvenilir bir taksici ve bölgeyi iyi biliyor. Anlaşacak kadar ingilizcesi de var. 9 saat, Biblos turu için yeterli bir süre.
Teleferikte ise ciddi sıralar olabiliyor. Özellikle gün batımında binilmeli. Sıra beklendiğine değecek bir aktivite. Sıradan korkup pas geçmeyin derim.

BEYRUT GECE HAYATI
10/10. Ucuz bilet olsa haftasonları ayda 1 kere giderdim 🙂
Mar Mikhael mahallesinde cadde boyunca bar ve gece kulübü var. Bizim İstiklal Caddesi gibi. İnsanların sokaklara kadar taştığı bir yer.
Ama beni asıl etkileyen aşağıdaki mekanlar oldu. Eğer House, Etnik veya Afro-Tekno müzikler size hitap ediyorsa bu 2 mekana bayılacaksınız.
B 018 – Otoyol’un kenarında bir otoparkın içinde yer alıyor. Yerin altında ama üstü açık. Zaten bu mimari ile ilk girişte insanı dumura uğratıyor. İnternet sitesinden eventlere bakmak gerekiyor. Etkinlikler biletli olabilir.

The Grand Factory – Oto sanayinin içinde dışardan bakıldığında yıkık dökük bir fabrikayı gece kulübüne çevirmişler. Mekana taksi ile gitmek sağlıklı. Çünkü civar mahalleler pek tekin değil. Mekan ise gayet tekin.
3 ayrı alanı var. Her alanda farklı tarz müzik çalıyor. Müzik zevkinize göre istediğiniz salonda eğlenebilirsiniz. Kapıdan bilet alınabilir veya internet sitesinden eventleri kontrol edebilirsiniz.

NE YENİR?
Yerel olarak önereceğim tek restoran Le Chef. Vedat Milor’un dahi fotoğrafının olduğu şehrin en popüler esnaf lokantası. Ben kıymalı humusuna bayıldım. Diğer tüm yemekler de lezzetli idi. Lübnan mutfağı deneyimlemek istiyorsanız kesin gitmelisiniz. Fiyatlar İstanbul’daki bir ortalama restoranla benzer.

Onun dışında yeni lezzetlere açık değilseniz İtalyan Toms&Mutz Mar Mihael ve Meksikalı El Molino Biblos‘u tavsiye ederim. Yerinde yemiş kadar güzeldi yemekler.
Kıymalı Humus, Pancarlı Humus, Pestolu Humus, Nohutlu Musakka, Sahlep Soslu Tavuk, Tabbaouleh, Limonlu Tavuk Ciğeri, Limonlu Sucuk, Naneli Zencefilli Çay yöresel yemeklerden bazıları. Son saydığım 3’ünü benim damağım kabul etmedi. Farklı lezzet arayanlar deneyebilir.

SON SÖZ
Beyrut duygusal olarak beni etkileyen şehirlerden. Eski ihtişamını kaybetmesinden mi, içinden çıkamadığı krizlerinden mi bilmem, şehrin sokaklarında ve insanların yüzlerinde o hüznü gördüğümü hissetmiştim. Akdeniz esintilerinin sedir ağaçlarıyla buluştuğu sıcacık bir şehir aslında. Tüm krizlere rağmen de eğlenmeyi iyi bildikleri kesin.
Tekrar tekrar gitmek istediğim bir şehir oldu. 3 veya 4 günde bütün şehri gezmiş bitirmiş olursunuz ama doyar mısınız bilemem. Biraz dikkatli olursanız da bir problem yaşayacağınızı sanmam. mubarekadam şiddetle öneriyor.
Sürçülisan ettiysem affola. Tüm içeriğin daha detayları göreselleri intagram hesabımda mevcut. Değinmediğim, merak ettiğiniz başka konular varsa lütfen DM.




























































